MİT, son üç günde PKK/YPG’nin Halep, Haseke ve Rakka’da terör merkezi haline getirdiği, aralarında kritik altyapı tesisi ve sözde yol kontrol noktalarının bulunduğu onlarca hedefi imha etti.
Türkiye’nin yurt içinde ve sınır ötesinde terör örgütlerine karşı mücadelesi kararlılıkla devam ediyor.
Son günlerde Türkiye’nin Orta Doğu’daki stratejik ağırlığını, Filistin ve diğer sorunlara çözüm arayışını baltalamak, gölgelemek ve oyalamak için yeniden terör örgütleri devreye sokuldu.
Son olarak Irak’ın kuzeyinde TSK’ya ait üs bölgesine sızma girişiminde bulunan teröristlerle çatışan askerlerimizden 9’u şehit oldu.
Mehmetçik’in misillemesi ise daha ağır oldu.
Hem Irak’ta hem de Suriye’de terör örgütüne ait 78 hedef imha edilirken, aralarında sözde üst düzey yöneticilerin de olduğu 77 terörist öldürüldü.
MİT’ten özel operasyon
Bir yandan Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) da Suriye’de daha önce belirlenmiş ve Türkiye’ye yönelik hareketlenmelerin tespit edildiği hedefleri tek tek başarıyla vurdu.
Fransız Lafarge tesisine konuşlanan teröristler de vuruldu
MİT, Suriye’nin kuzeyinde, Halep’in Aynularap ilçesinde bulunan Fransız çimento şirketi Lafarge’a ait tesisin bir bölümünde konuşlanmış PKK/YPG mensuplarının stratejik hedefini vurdu.
Lafarge şirketinin tesisinin, 2013-2014 yıllarında DEAŞ’ı finanse ettiğine dair ortaya çıkan bilgilerin ardından, PKK/YPG’nin 2015’ten bu yana sözde askeri karargah olarak kullandığı tespit edilmişti.
Yerel kaynaklardan aldığı bilgilere göre, MİT, pazar günü öğle saatlerinde Aynularap’ın güneyindeki yerleşkede konuşlanmış PKK/YPG üyelerine ait bir noktayı hedef aldı.
Son üç günde MİT ayrıca, PKK/YPG’nin Halep, Haseke ve Rakka’da terör merkezi haline getirdiği onlarca hedefi imha etti. Bu hedefler arasında kritik altyapı tesisleri ve sözde yol kontrol noktaları bulunmaktaydı.
Rumeylan beldesindeki Avde petrol sahası, Kamışlı’daki Ali Ferro yolundaki merkez binası, Kahtaniyye, Malikiyye, Rumeylan’daki petrol ve doğal gaz tesisleri gibi PKK/YPG’nin terör eylemlerine kaynak sağlayan noktalar MİT tarafından vuruldu.
Hedef alınan bazı PKK/YPG tesislerinin altında ise örgütün tünel ağının giriş ve çıkış noktaları tespit edilmişti.
Lafarge’ın DEAŞ’ı finanse ettiğini kanıtlayan belgeleri yayımlanmıştı
7 Eylül 2021’de Fransız şirketi Lafarge’ın, terör örgütü DEAŞ’ı Fransız istihbaratının bilgisi dahilinde finanse ettiğini kanıtlayan belgeleri bir ajans yayımlamış, söz konusu belgeler, dünya genelinde geniş yankı bulmuştu.
Belgelere göre Lafarge, terör örgütü DEAŞ’la ilişkisi hakkında Fransız istihbarat servislerini sürekli bilgilendirdi. Fransız istihbarat ve devlet kurumları, Lafarge’ı terörü finanse ederek insanlığa karşı suç işlediği konusunda uyarmadı ve bu durumu gizli tutanaklarda itiraf etti. DEAŞ, Lafarge’dan aldığı çimentoları sığınak ve tünel yapımında kullandı.
Şirket hakkında Haziran 2017’de açılan soruşturma kapsamında Lafarge’ın Yönetim Kurulu Başkanı Bruno Lafont’un da aralarında bulunduğu bazı üst düzey yöneticiler, “teröre finansman sağlamakla” suçlanmıştı.
Haziran 2018’de şirkete yöneltilen “insanlığa karşı suçlara ortak olmak” suçlaması, Kasım 2019’da düşürülmüştü.
Davaya müdahil sivil taraflar, yolsuzlukla mücadele sivil toplum kuruluşu Sherpa ile Avrupa Anayasa ve İnsan Hakları Merkezi (ECCHR), suçlamanın düşürülmesine itiraz ederek Yargıtaya başvurmuştu.
Fransa Yargıtayı, 7 Eylül 2021’de Lafarge’ın Suriye’de DEAŞ’lı teröristleri finanse etmesi nedeniyle “insanlığa karşı suça ortak olmak” suçlamasının yöneltilebilmesinin önünü açan kararı almıştı.
Paris Temyiz Mahkemesi de 18 Mayıs’ta Suriye’de terör örgütü DEAŞ’a finansman sağladığı AA’nın ulaştığı belgelerle ispatlanan Fransız çimento şirketi Lafarge’a “insanlığa karşı suça ortak olduğu” iddiasıyla soruşturma açılmasını onaylamıştı.
Terör örgütlerinin merkezi haline gelen Lafarge Çimento Tesisi
Dünyanın en büyük çimento şirketlerinden Fransız Lafarge, Suriye’de Mart 2011’de başlayan iç savaşa rağmen faaliyetini sürdürdü.
Terör örgütü DEAŞ’ın bölgeyi ele geçirmesine rağmen üretim faaliyetlerini sürdüren şirket, 2014’ün sonlarında çalışmalarını sonlandırdı ancak şirketin Çelebiye bölgesindeki faaliyetlerini devam ettirebilmek için DEAŞ’a “haraç” ödemenin dışında örgütten malzeme ve akaryakıt temin ettiği ifşa oldu.
Şirket, Temmuz 2015’te İsviçreli rakibi Holcim ile birleşerek isim değişikliğine gitti.
Tesisin bir bölümüne 2015 başlarında yerleşen ABD ve Fransız askerleri, Türkiye’nin 9 Ekim 2019’da Suriye’de terör örgütlerine karşı başlattığı Barış Pınarı Harekatı öncesinde, yaklaşık 4,5 yıl boyunca buranın bir kısmını üs olarak kullandı.
Lafarge, ABD’de DEAŞ’a yardımdan mahkum edildi
ABD’de de 18 Ekim’de Lafarge, New York Brooklyn’deki federal mahkemede anlaşma yoluna giderek “DEAŞ’a yardım” suçunu kabul etti ve 777,78 milyon dolar ceza ödemeye razı oldu.
Ancak Fransa’da 2016’dan bu yana kamuoyunda tartışılan “Lafarge’ın DEAŞ’a yardımı”, yıllar geçmesine rağmen soruşturma aşamasında kaldı.
Konu Fransa’da yargıya intikal etse de hala ilerleme kaydedilmemesinin arkasında, Fransız istihbaratının suç ortağı olması dolayısıyla meselenin örtbas edilmek istendiği değerlendirmeleri yapılıyor.
Fransa’daki soruşturmada sivil taraf olan ECCHR ve yolsuzlukla mücadele sivil toplum kuruluşu Sherpa ile birkaç muhalif isimden başka davaya ilişkin kamuoyuna açıklama yapan henüz çıkmadı.